Ömer Yahşi: “2030’da Çalışacak İnsan Bulamayacağız!”

İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi İzmir Ticaret Odası’nın Şubat ayı olağan meclis toplantısına katıldı.

Toplantıda Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) sunumu yapan Yahşi sonrasında ise meclis üyelerinin sorularını yanıtladı.

Toplantıda açıklamalarda bulunan Yahşi, İzmir Valisi Süleyman Elban’a yönelik, “Birçok vali ile çalıştım. Mesleki eğitim ile ilgili bu işin delisi ifadesini kullanabilirim bir valiye karşı. İşin delisi divanesi olma konusunda bir valinin konunun üzerinde durması takdire şayandır. İzmir’de 850 bine yakın öğrenci kitlemiz var. İzmir’de milli eğitim kadar büyük bir aile yok. Böyle bir aile ile birlikte her sabah 850 bin öğrenciyi sabah okullarımızda ağırlayıp burnu kanamadan aynı şekilde uğurlama noktasında çalışma içindeyiz” ifadelerini kullandı.

1 ÖĞRENCİYE 1,5 ÖĞRETMEN DÜŞÜYOR

Özel eğitim konusunda İzmir'in çok iyi noktada olduğunu belirten Yahşi, "Özel eğitim ile alakalı Avrupa'nın hangi ülkesine gidersiniz gidin Türkiye'deki kadar önem verilen kenara itilmeden çocukları merkeze alan bir sistemi göremezsiniz. Sadece Kınık’taki istatistik 1 öğrenciye 1,5 öğretmen düşüyor. Hak ediyorlar mı hak ediyorlar. Çünkü özel eğitim olarak bunlar ihtimam gösterilmesi gereken öğrenciler. İzmir’in her alanında böyle. Kaderi ile baş başa kalmış 1 öğrenci bulursanız beni arayın ve söyleyin. Biz bu çocuklara her gün devletin imkanları ile her sabah bizzat taşımasını yapıyor okula götürüyoruz, okullarda büyükşehrin katkısı ile yemek veriyoruz ve aynı şekilde evlerine bırakıyoruz. Çocuklara birebir eğitim verecek sistemi okul dışında buralarda eğitim almasını sağlıyoruz. Biz engelli bir çocuğumuzun eğitimi ile ilgili bu kadar önem veriyoruz" diye konuştu.

Yahşi sözlerini şu ifadelerle sürdürdü;

-Mesleki eğitim sizi direkt ilgilendiren ve sektörünüzle alakalı işletmenizle alakalı çok önemli bir konu olduğunu düşünmüyorum. Sektörel olarak sizlere değil çocuklarımızın geleceği için söylüyorum. Yapay zeka ortalığı kasıp kavururken eğitim de bundan mutlaka payını alacak. Bu noktada mesleki eğitimi buna bakarak dizayn etmeye çalışıyoruz ve İzmir modeli dediğimiz modelin çok uyumlu olduğunu söylemek isterim.

-Türkiye mesleki eğitimde dünyada nerede? Singapur Finlandiya diyoruz. Türkiye'nin ortalaması Avrupa ortalamasını altında. Mesleki eğitimde İzmir’de 78 bine yaklaşık öğrenci var. İzmir’de fen liselerimiz var. 124 meslek lisemiz var İzmir’de. Bağımsız meslek eğitim merkezimiz var. 17 MESEM var. Bunların sayısını artırma konusu önemli.

-Mesleki eğitimde ortaokul çok önemli. Bakanımızın talimatı ile bizde İzmir’de 10 meslek lisesinin altında mesleki ortaokul açmakla ilgili yazımızı yazdık valimiz onayı verdi.

-Anadolu liselerindeki öğrenciler iş bulabilmek için MESEM’lere kaydolarak diploma almak istiyorlar.

-İzmir’de 9 yeni MESEM merkezi daha açıyoruz.

-İzmir’de 13 OSB var. Sadece birinde MESEM var. Diğer OSB’lere de bu konuda çağrıda bulunmak isterim.

-Biz sektör ile iş birliği yapmış ve sektöre entegre okulları açıyoruz. Gaziemir’de ESBAŞ içinde açmış olduğumuz sınıflar var. Çocuklar firmada eğitim ve öğretime devam ediyorlar. 1 günde biz devletin öğretmenini göndererek pratik eğitimi orada veriyoruz. Çocuğu kurum içinde tutuyoruz, teorik değil pratiği yapsın istiyoruz.

-Mesleki eğitimle ilgili önümüzdeki dönemde biz kesinlikle oranı yukarı çekeceğiz. Bunu İzmir’in ve Türkiye'nin geleceği açısından çok önemsiyoruz. Youtube'a günde yüklenen videoyu 1 kişi oturup izlese 82 yıl boyunca bitiremezmiş. Yüklenen acayip bir kasırga ile karşı karşıyayız.

Yahşi açıklamalarının ardından ise meclis üyeleri ile soru cevap yaptı;

YER BULUNCA YAPACAĞIZ

Buca Spor Okulu hakkında yöneltilen soruya yanıt veren Yahşi, "İzmir'de spor lisemiz Foça, Buca ve Karşıyaka’da var. Karşıyaka'da güzel sanatlar lisesini açacağız. 500 kişilik konser salonu olan okulumuzu bitirmek üzereyiz. Buca'da yer bulamıyoruz. Bulduğumuzda Gençlik ve Spor Müdürlüğümüz bir çalışma yapacak. Dokuz Eylül Üniversitesi'nin kompleksi var. Orada müsait olduğunda çocuklarımızı oraya götürme konusunda rektörümüz ile konuştuk. Bizde bir yandan gençlik spor ile alan oluşturabilirsek yeni bir alan kazandırmış olacağız" diye konuştu.

ÇOK ÖNEMSİYORUZ

SRC sınavlarının zor olduğunu belirtilmesi üzerine konuşan Yahşi, “SRC başarı ortalamamız İzmir'de yüzde 58. Çok hassas davranıyoruz çünkü insan taşıyorlar can taşıyorlar. Bu konuda öğretmenlerimizin sınavlardaki hassasiyetini takip ediyoruz. SRC'de o kadar sıkıntılı şeyleri yakalıyoruz ki... SRC'lerle ilgili ciddi yaptırımımız var. İyi takip ediyoruz. Bazen ekip yakalayıp emniyete teslim ediyoruz. Ehliyet sınavlarında çok sert katı ve disiplinli yaptırımlarımız var. Bunun böyle olması gerektiği kanaatindeyim. Trafik kazalarını çoğunun eğitimle alakalı olduğu kanaatindeyiz" ifadelerini kullandı.

BU ALGI DOĞRU DEĞİL

Okullardaki kirlilik iddiaları hakkında gelen soruya tepki gösteren Yahşi, “İzmir’de 850 bin öğrenci var. Özel okulların doluluğu yüzde 50'lerde. 100 bin öğrenci sayarsak ortalama 750 bin öğrenci devlet okullarında okuyor. Benim 2 çocuğum var. Bir okul düşünün Buca'da 2 bin 380 öğrencisi var. Her gün ağırlamak temizliğini yapmak, burnu kanamadan ağırlayıp uğurlamakla birlikte dehşet bir çalışma yapılıyor. Bu çalışma sonucunda çocuklarımızın da velilerimizin de hassasiyetini görmemiz gerekiyor. Tabii ki kirleniyor. Tüm belediyelerin yaptığı gibi en güzel temizlik kirletmemektir. İzmir’de toplum yararına çalışma programında 3 binin üzerinde bir çalışma geldi. 6 bine yakın temizlikçi geldi. Ortalama 657'e tabi iş akdine sahip hemen hemen her okulumuzda 3'e yakın hizmetli var. Bu algı doğru değil. Okullarımız ile ilgili şöyle böyle demek çocuklara da okula da öğretmenlere de zarar vermektedir" diye konuştu.

ÇOK GÜZEL ÇALIŞMA VAR

İTO Süleyman Taştekin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin ne olacağının sorulmasına yanıt veren Yahşi, "Çok güzel bir çalışma var yakında haber vereceğiz" dedi.

ÖNEM VERMİŞ DURUMDAYIZ

MESEM’in önemine vurgu yapan Yahşi “Biz mesleki eğitimle ilgili ciddi çalışma yapmazsak 2030’da kendi sektörümüzde kendi sanayimizde çalışacak insan bulamayacağız. Bu çocukları üniversite kapılarına yığıp, 23-24 yaşında işsiz bir birey olarak ortaya koymanın anlamı yok. Bunu için bu politikaya sonuna kadar inanıyorum. Anadolu’dan gelmiş çocuğun kaderi ile oynamaya gerek yok. Bu çocukların iyi bir aile kurmaları, iş kurmaları ile alakalı çok doğru çalışmadır. Cins beyinler iyi okullar gidiyorlar ancak geri kalan çocukların geleceği ile alakalı biz bunları yapmalıyız. MESEM ile ilgili sayın bakanımız 'en önemli politikamdır' diyor. Valimiz zaten bu işin delisi. Yeni yapılan yatırımlarla da bunlara önem vermiş durumdayız" diye konuştu.