Röportaj: Erdal Divriklioğlu
Cenk Şengezer, 34 yaşında Dikili'de bir iş insanı. Şengezer, Mutfak Sanatları Akademisi'nde pasta şefi eğitimi alıp İstanbul'da ünlü restoranlarda çalıştıktan sonra eşi Cahide Şengezer ile birlikte 2018 yılında Dikili'de 180 Derece Fırın Pastane'yi hizmete açtı. 2018 yılından bu yana dönem dönem eşi ile birlikte kendilerini geliştirmek ve müşterilerine daha nitelikli farklı ürünler sunmak adına eğitimler aldı.
Geçtiğimiz günlerde 180 Derece Fırın Pastane'nin Instagram hesabında yayınladığı paylaşımda, "2018 yılında başladıkları yolculuklarında ikinci durakları olan Çandarlı şubesinin Dikili Belediyesi tarafından hukuka aykırı bir şekilde kapatıldığını" iddia ediyordu.
Şengezer'in işletmesinin Instagram hesabında bu paylaşımının ve iddialarının ne anlama geldiğini öğrenmek amacıyla kapısını çaldık, kendi bakış açısından neden bu paylaşımı yaptığını anlattı.
İşte Cenk Sengezer'in ve eşi Cahide Şengezer'in açıklamaları.
Sizi tanıyabilir miyiz?
Cenk Şengezer: “34 yaşındayım. 15 yaşımdan bu yana Dikili'de ailece esnafız. İstanbul'da bu yaptığım iş üzerine eğitim aldım. Türkiye'nin en iyi aşçılık okulu olan Mutfak Sanatları Akademisi'nde pasta ve ekmekçilik üzerine pasta şefliği eğitimini aldım. İstanbul'un en iyi restoran ve kafelerinde pasta şefi olarak çalıştım. Doğuş grubunun yeme içme sektöründe, aynı zamanda İngiltere merkezli Zorlu Center'da Michelin Yıldızlı Tom's Kitchen Restoran'ında çalıştım. Daha sonra bu birikimimi Dikili'de değerlendirmeyi isteyerek 2018 yılında Dikili'ye yatırım yapmak amacıyla Hükümet Konağı karşısında 180 derece fırın pastane işletmemi açtım. Mekanımı açarken gayemiz Dikili'nin yeme içme sektörünü daha ileriye taşımak, Dikili'ye bu konuda bir değer katmak oldu. 2018 yılından bu yana ürettiğimiz her üründe en iyi hammaddeleri kullanarak en iyi reçeteleri uygulayarak hizmet etmeye çalıştık.”
Sunmuş olduğunuz lezzetlerden bahseder misiniz?
Cenk Şengezer: “Aslında biz bir Türk pastanesi ve fırınıyız, aynı zamanda Fransız lezzetleri, İskandinav lezzetleri, Türk ürünleri olarak birçok ürün bulunmakta. Çikolatamız özel geliyor. Orijinal Belçika Çikolatası. Espresso kahvemizi İtalya'dan getiriyoruz. Dünyanın en iyi kahve markası. Türk Kahvesinde Divan grubunun Selamlık markasını kullanıyoruz. Kullandığımız kremamız kendi ev yapımı kremamız, içinde vanilya şurubu kullanıyoruz. Lezzetlerimizin kalitesi konusunda mekanımıza gelen misafirlerimizden daima olumlu geri dönüşler aldık.
Eşim Cahide Şengezer ile birlikte işletmemizi yürütüyoruz. Eşim aslında bir öğretmen, 5 sene kadar ücretli öğretmenlik yaptı, daha sonrasında bana destek olmak için benimle beraber mutfağa girdi, kendisi de alaylı olarak bu işi öğrendi. Bizim işletmemiz yılın 12 ayı açık. Geçtiğimiz kış işletmemizi bir süre kapatıp eşimle birlikte yurt dışına gittik. İsveç, Danimarka, Hollanda mutfaklarını araştırmak ve yerinde öğrenmek için 3,5-4 ay kadar bu ülkelerde kaldık. Bu sürecin sonunda da oraların mutfağına özel ürünleri Dikili'de sunmaya başladık. Aynı zamanda geçen sene Danimarka Kopenhag'da bir ay boyunca bir fırında çalıştım. Orada bir tecrübe edindim, bu da benim için iyi bir tecrübe oldu.”
Turistlere de hitap ediyor musunuz?
Cenk Şengezer: “Ürünlerimizin kalitesinin iyi olması nedeniyle 180 derece fırın pastane olarak hem yerli hem yabancı turistlere hitap ediyoruz. Dikili'de nitelikli pastane veya fırın sayısı çok az olduğu için bu konuda biz öncü olduk. 2018 yılında Dikili'ye çok ciddi bir yatırım yaptık. O zaman Dikili'de bu konseptte işletmeler yoktu. Bizim yatırımımızın ardından Dikili'de bu konuda yatırım yapan işletmeler de açılmaya başladı, bu sevindirici bir gelişme oldu. Güvenilir bir marka olduğumuz için Dikili'ye gelen turist özellikle işletmemizi tercih ediyor. Şunu söylemekten çekinmeyeceğim, Dikili'ye gelen turistler "Nerede bir pasta, limonata ya da kahve içebiliriz?" dediklerinde halkımız veya esnafımız gelenleri bize yönlendirirler. 2018 yılından bu yana Dikili'de faaliyetteyiz, bu süre boyunca ciddi sayıda personel istihdamı sağladık. Burada 30'un üzerinde personel istihdam ediyoruz çünkü ürünlerimizin imalatını da biz yapıyoruz ve imal ettiğimiz ürünlerimiz gerçekten nitelikli olduğu için 1-2 kişi ile çalışmıyoruz, her ürünün ayrı bir özelliği ve aşamaları var, bunlara çok dikkat ediyoruz. Çalıştığımız personel, özellikle mutfak personelimiz dışarıdan getirtip kendi reçetelerimizi uygulatıyoruz. Aynı zamanda servis ve temizlik konusunda çok hassasız, çalışan personelimiz Dikili'de yaşayan kadınlarımız. Ortalama bir şube için 30 kişilik bir istihdam 100 kişilik bir aile demek. 2022 yılında Çandarlı şubemizi açtıktan sonra da istihdam ettiğimiz kişi sayısı 60'ı buldu.
Biz hep şunu konuşuyoruz: Belediyeler insanların gelip iş bulmak için kapısını çaldıklarından bahsediyor. Aslında biz ve bizim gibi işletmeler Dikili belediyesi için önemli olarak görmeleri gereken yerler olmalıdır diyoruz. Çünkü Dikili'de istihdama katkı sunuyoruz. Biz Dikili Belediyesi'nden bir işletme olarak destek görmek istedik ama bu desteği göremedik, tam aksine köstek oldular.”
2022 yılında Çandarlı şubesini açtınız, açılış sürecinden bahseder misiniz?
Cenk Şengezer: “Çandarlı şubemizi açma sebebimiz, Dikili merkezde bulunan işletmemiz cadde üzerinde bir yer olduğu için çok yoğun talep gören bir yer ve biraz daha fırın ağırlıklı. Çandarlı'dan çok kişi bize geliyordu. Bu nedenlerle Çandarlı'da sahilde çok güzel bir kafe pastane bir işletme açma hayaliyle işletmemizi açtık. Çandarlı'ya ciddi ve güzel bir yatırım yaptık. Biz 2022 yılında Rusya-Ukrayna savaşı başladığı zaman oraya o zamanın parası ile 4 milyon TL bir yatırım oldu. Hem insanların rahatça oturmaları açısından daha bir rahat ortamda bir mekan sunmak istedik. Ve bu yeni açtığımız mekanımıza çok özen gösterdik. Tıpkı Dikili'de olduğu gibi ürün imalatımızı orada gerçekleştiriyorduk, hatta bu bölgede tek, misafirlerimizin oturdukları yerden ne kadar hijyenik koşullarda üretim yapıldığını görebiliyorlardı. Ürün ve hizmetlerimize zaten güveniyorduk.
Oraya hizmete açarken şu andaki yaşadığımız sorunun başlangıcı şu konu oldu: Sahilde bütün mekanların ön tarafa doğru çıkması vardı. Hatta sabit çıkmalar yapanlar, zemine beton dökenler, kat çıkanlar vardı. Bizim 2022 yılında açtığımız mekandan Çandarlı Kalesi'ne doğru olan yer 3'üncü derecede SİT alanı. Bir tane çivi bile çakamazsınız normalde. Orada bulunan her işletme gibi ben oraya yatırım yaptığımda bütün işletmeler çıkmalarla önde iken benim geride olmam doğru olmazdı. Biz doğal olarak Dikili Belediyesi'nin bizden işgaliye parası olarak aldığı yere, hatta bir çizgi vardır orada, belediye oraya bir çizgi çizmiştir, oraya kadar o sınırı geçmeden sökülür takılır malzemelerden çok güzel karkastan yere zarar vermeden ağaç bir zemin yaptık, onun üzerine açılır kapanır cam ve üzerine açılır kapanır tente yaptık.
Bu şekilde bir oturma alanı oluşturduk ve tüm izinlerimizi aldık. Zabıta, İtfaiye geldi onay verdi, akabinde ruhsatımız çıktı. Daha sonra belediyenin imar işleri geldi, buradaki çıkmalar imara aykırı olmuş, bunları sökün dedi. Biz de dedik ki "Neden söküyoruz, burada emsalleri var", doğal olarak sökmedik. Sonrasında bizim ruhsatımızı iptal ettiler. Ek süre verildi, 15 gün bize ceza yazdılar.
İmara Aykırı diye alınan kararlar Cenk'e farklı, Hasan'a, Ahmet'e farklı uygulanmamalı
Haziran'da işletmemizi açtık, Temmuz ayında çalışma ruhsatımız elimize geçti, Ağustos ayında ek süre verdiler. O süreçte 2022 yılı Eylül ayında da sezonu kapadık zaten.
2023 yaz başında "Burada emsaller var, herkese farklı davranılmasın" diyerek tekrar değerlendirmeleri için Dikili Belediyesi'ne işletme ruhsatı almak için başvurduk. Süreç yeniden başladı, Zabıta ardından itfaiye ve başka birimler isteklerini dile getirdiler, biz de o arada çalışmaya devam ettik. Eylül Ekim ayı gibi bize sonuç ulaştı, imara aykırı olduğu gerekçesiyle red cevabıyla karşılaştık. 2023 sezonunu da geçen süreçte gelen red cevabıyla bu şekilde kapattık.
Biz orada hukuksuz bir iş yapmadık, bütün izinlerimizi almıştık. Gıda'dan, İtfaiye'den gelmiş, bütün istedikleri ne varsa yapmış, izinlerimizi almışız. Zabıta için de aynı şey geçerli, Turizm Bakanlığı'ndan Plaj İşletme Belgemizi aldık. Burada sorun ne biliyor musunuz? Bize çalışma ruhsatı verilip bir ay içinde bizim İmar İşleri tarafından ruhsatımızın iptal edilmesi. Ben de diyorum ki: 'Benim ruhsatımı verin, beni idare etmeyin, hakkım olanı verin bana. Ya da bu benim hakkım değilse hemen yanımdaki bütün emsallerime bu çıkmaları kaldırın' deyin. Ama Cenk'e farklı, Hasan'a, Ahmet'e farklı.
2024 yılında işletmemizi açtık, bir hafta içinde 24 Haziran'da işletmemiz mühürlendi. Bizim işletmemiz 2024 yılında mühürlendikten sonra 1 hafta geçtikten sonra yine SİT alanında bir bar'ın açılışı yapıldı. Doğal olarak biz hakkımız olanı istiyoruz. Çalışma ruhsatımızı verin diyoruz.”
2022 veya 2023'te aynı koşullar olmasına rağmen neden 2024 yılında işletmeniz mühürlendi?
Cenk Şengezer: “Bu sorunun cevabını işletmemizi mühürleyen Dikili Belediyesi verirse daha iyi olur diye düşünüyorum.”
Bu süreç sizi nasıl etkiledi?
Cahide Şengezer: “Eşim aslında çok iyi bir pasta şefi, bu konuda eğitim almadan önce aynı zamanda alaylı bir insan. 15 yaşından beri önce Dikili'de Tuğçem Pastanesi'ni devr alıp işletti, daha sonra ailesiyle birlikte Cadde Pastanesi'ni kurup hem işletmesini ve mutfak kısmını yürüttü. Ardından kendisinin de bahsettiği gibi İstanbul'da Mutfak Sanatları Akademisi'nde eğitim alıp pasta şefi oluyor, Doğuş grubunun Michelin Yıldızlı Tom's Kitchen Restoran'ında çalışıyor. Bu yerlerde çalışan insanlar Türkiye'nin tatil deyince akla gelen Antalya, Marmaris, Bodrum gibi yerlerinde çalışan insanlar, hatta yurt dışında çalışan insanlar. Eşim ilk mezun olduğu dönemde yurt dışına gitme gibi bir fikrimiz de vardı ama kendi memleketine, Dikili'ye yatırım yapmak istedi, eğitimini, bildiklerini Dikili'de yatırım yaparak aktarmak istedi. Bu durumlar başımıza gelince aslında hevesimiz kaçtı.”
Cenk Şengezer : “Haksızlığa uğradığımız için üzgünüz, kendi memleketimizde bu haksızlıklarla karşılaştığımız için çok üzülüyoruz. O kadar çok işletmemiz açısından engellemelerle karşılaştık ki artık bu saatten sonra diyoruz ki "Biz gidelim".
Cahide Şengezer :” Birimiz 28 yaşında iken diğerimiz 29 Dikili'de işletmemizi açtık. Cenk 32 yaşında, ben ise 31 yaşındayken Çandarlı'daki şubemizi açtık. Gençlik dönemimizi, hayatımızı işimize verdik. İşimizi o kadar severek ve ilgiyle yapıyoruz, bu işi en iyi şekilde yapmayı o kadar arzuluyoruz ki ve hâlâ işimize şevkle sarılıyoruz. Ama bu süreç artık bize şunu düşündürdü: Artık Dikili'de bir şey yapmamayı düşünüyoruz.”
*Gazetecilik etiği ve tarafsızlık ilkesi gereği, burada dile getirilen iddialara ilişkin Dikili Belediyesi'nin de görüşlerine başvurulması ve cevap hakkı tanınması önem taşımaktadır. Belediyeden gelecek cevap, tarafımıza ulaştığında yayınlanacaktır.
Kommentare