Doğma büyüme Bergama Kadıköylü olan Vedat Erdem ile 20 yıldan bu yana Kadıköy Mahallesi'nde kangren haline gelen ve ilk olarak İzmir Yaşam ve Bergama Yaşam'ın gündeme getirdiği, ardından ulusal birçok kanalın haber olarak ekranlarına taşıdığı, Kadıköy Mahallesi Merası'na boşalan foseptik akıntısının insan ve çevre sağlığını tehdit eder boyuta gelmesi konusundaki gelişmeleri www.izmiryasam.net’de “Gel Konuşalım” programımızda ele aldık.
“Gel Konuşalım” programında çarpıcı iddialarda bulunan Vedat Erdem, “Büyükşehir yasası 2014 yılında uygulanmaya başlandığında, köydeki tüzel kişiliklere ait tüm mallar büyükşehirler ve ilçe belediyelerine devredildi. Foseptiğin aktığı yer tarla vasfında ve bu tarla Bergama Belediyesi'ne tahsisli. Tarladan zamanla taşan foseptik akıntısı meraya doğru ilerlemeye başlamış ve bu akıntı insan ve çevre sağlığını tehdit eder boyuta gelmiş. Ortaya çıkan bu duruma Bergama Belediyesi nasıl bakıyor, nasıl içine sindiriyor bilemiyorum” dedi.
Bergama'daki 8 köyle ilgili çarpıcı bir iddiada bulunan Vedat Erdem, "Bergama'nın 8 köyünde su olmadığını iddia ediyorlar. 2024 yılında, bu çağda, Bergama'nın 8 köyünde su yokmuş. Ben bu konuyu Bergama İlçe Tarım Müdürümüz Ümmüye Çelik Saygın'dan öğrendim. Hayretler içindeyim" dedi.
Bergama Kadıköy doğumlu Vedat Erdem, ortaokul ve lise eğitimini Bergama’da tamamladıktan sonra üniversite eğitimi için başka bir şehre gitmiş ve ardından Soma’ya yerleşmiş. Soma’da Esnaflık yapan Erdem, 2010 yılına kadar Soma MHP İlçe Başkanlığı görevini yürütmüş. Ayrıca, Türkiye Fırıncılar Ekmek Üreticileri Genel Başkan Yardımcılığı ve Fırıncılar Derneği Başkanlığı gibi önemli sivil toplum kuruluşlarında da görev almış. Halen Ankara’da Kızılelma Ülküsü Turan Hareketi Derneği’nin Genel Başkanlığını sürdürmekte.
Vedat Erdem’in açıklamalarından satır başları şu şekilde:
ÖZEL HABERİN VİDEOSU
İzmir Yaşam: Bergama Kadıköy Mahallesi'nde foseptik akıntısıyla ilgili son gelişmeler neler?
BUGÜNE KADAR KÖYÜMÜZÜN BİR SALGIN HASTALIĞA TUTULMAMASI BİR MUCİZE
Vedat Erdem: “Şimdi, İzmir Yaşam ve Bergama Yaşam'ın bu konuyu ele almasıyla birlikte hareketlilik doğdu. Ardından, ulusal basına taşımak için çaba sarf ederek dostlarımızı araya koyduk. TRT Haber Ulusal Kanalımız ve AHaber ulusal kanalı da köyümüzde haber yaptı. Bu konu 22 yıldır kanayan bir yara. Bu kanayan yara ile ilgili olarak, bir önceki Bergama Kadıköy Muhtarı bizden destek isteseydi, o zaman da vermek isterdik. İstenmedi, istenseydi elimizden gelen desteği siyasi olarak verirdik.
Son 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde seçilen muhtarımız Levent Atlayan ve azamız Nurşen Örnek, köyümüzün merasının bu halinin fotoğraf ve videolarını bana attılar. İnanın, çocukluğumun geçtiği yer burası; böyle bir manzara ile karşılaşacağımı beklemiyordum, şok oldum. Yani, 20 yıl köyümüzün merasına foseptik akması; 250 metre boru uzatılsa ileride kanal var, bunu köylü kendi arasında toplansa veya önceki muhtarımız kendi çabalarıyla 250 metre bu boruyu bahsettiğim kanala ulaştırmış olsa, inanın insan ve çevre sağlığına zarar veren bu facia yaşanmazdı.
Üstelik, köyümüz 1997 yılında Almanya'nın bir köyü ile örnek köy seçilmiş olması ayrı bir acı olay. Yani, şu anki muhtarımız bana köyümüz ile ilgili fotoğrafları ve videoları gönderince şok oldum. Sonra, kendim bayramda köyüme geldim; bir baktım ki yüzlerce hayvanın otladığı yerde hayvanlar bu foseptik suyunu, kanalizasyon suyunu içiyorlar. Bu hayvanların içtikleri bu su, bu hayvanlardan elde edilen süt, peynir, yoğurt var; yani bu toplumsal felaket.
Bugüne kadar köyümüzün bir salgın hastalığa tutulmaması da bir mucize; bu konuyu işlemeye, gündeme getirmeye çalıştım. Sizinle ilk gündeme getirdik; arkasından ulusal kanallarda haber oldu.
VİDANJÖRLE BU SORUN ÇÖZÜLMEZ.
Ben burada siyasi olarak konuşmuyorum. Burası İZSU'nun, yani İzmir Büyükşehir Belediyesinin görev alanına giriyor. Burayı İzmir Büyükşehir Belediyesinin harekete geçip bu sorunu gidermesi lazım.
Ama ne yazık ki 20 yıldan bu yana göz yumulmuş, mera doymuş. Yani, foseptik aka aka suyu da emmiyor. Bu sefer geniş bir alana yayılmaya başlamış. Şimdi yapılan haberler sonrasında 3-5 vidanjör burayı arıtma, bu sorunu giderme noktasında yetersiz kalır. Oranın kurutulması lazım. Hiç yapamıyorsanız arıtma tesisi yapın. Arıtma tesisi yapamıyorsanız 250 metre ilerideki kanala bu foseptik akıntıyı taşıyın.
Belediye köyümüze 3-5 vidanjör gönderdi. Bu vidanjörlerle burada bir göz boyama oldu. Ardından ne oldu? Kamuoyunun biraz tepkisi azalınca vidanjörleri geri çektiler. Biz A Haber ulusal kanalı ile konuyu tekrar ulusal basına taşıdık. Bayram'dan sonra da durmayacağız. Ulusal kanalları birçoğunu oraya getirmeye çalışacağız. Kamuoyunun dikkatini bu konuya çekmeye çalışacağız. Yani devletimizin dikkatini bu konuya çektik. Bu konuyu Cumhurbaşkanımıza, bakanlıklara kadar her tarafa bildirdik.”
İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BURADA ÖNLEM ALMAK ZORUNDA.
Vedat Erdem: “Dün Bergama İlçe Tarım Müdürümüz Ümmüye Çelik Saygın ile bir araya geldik. Bu daha da vahim bir tablo. Bergama Belediyesi'ne ait bir yerde, yani Bergama Belediyesi'nin kendi tarlasında foseptik atılmasına hala izin veriliyorsa, en çok üzüldüğüm konu şu: Bergama Belediye Başkanı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın doktor olmaları. İnsanlara hayat veren iki doktorun burada olası bir salgın hastalığı hesaba katmamaları çok üzücü.
Yani, bu kadar acı bir tablo ile karşı karşıyayız. Bu konuyu nasıl daha fazla gündeme getirebiliriz, diye düşünüyorum. İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdür Yardımcımız Göktürk Bursalı ile de görüştüm. Onlar da müdahale etmeye çalışıyorlar ama burası İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sorumluluk alanına giriyor. Yani, ne kadar resmi kurumlar müdahale etse de, bu konuyu İzmir Büyükşehir Belediyesine bildirmesi gerekiyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi burada bir önlem almak zorunda. Aksi takdirde çok yakın zamanda bu bölge salgın hastalıklarla karşı karşıya kalabilir. Yani, bu kadar çok medyada yer almasına rağmen hala gözlerini kapatarak ve kulaklarını tıkayarak bu konuya sessiz kalanların vicdanlarına bırakıyorum."
İzmir Yaşam: Peki, buraya kalıcı bir çözüm olarak ne yapılabilir?
Vedat Erdem: ”Şimdi ilk etapta, 20 yıllık bu birikimi bertaraf etmek için bu bölgede bir Arıtma Tesisi hayata geçirilebilir. Ancak iddiaya göre geçmiş yıllarda burası için bir arıtma tesisi gündeme gelmiş, ancak o zaman bazıları buna karşı çıkmış, bu da iddia ediliyor. Yani, bu köylü cezalandırılmaz. Buraya bir arıtma tesisi yapılabilir veya Kadıköy'ün etrafındaki Göçbeyli, Bölcek, Ayaskent, Dağıstan gibi yerlerle ortak bir arıtma tesisi yapılabilir."
TAŞIMA SUYLA DEĞİRMEN DÖNMEZ
Şimdi Bergama Belediyesi buradan vidanjörlerle bu foseptiği kendi arıtmasına götürüyor. Yani, taşıma suyla değirmen dönmez. Zaten bu şekilde bu göleti kurutamazsınız. Önce bu göletin tamamen kurutulması gerekiyor. Biz de şunu tavsiye ettik, dedik ki eğer prosedürel bir engel varsa, bu konuyu aşmak için köyümüzün 250 metre ilerisindeki bir kanal var. Arıtma tesisi kurulana kadar bu foseptik akıntısı bu kanala akıtılmalı, bu bölgede kurutmaya alınmalı. Yani, kireç atılmalı, buranın bir revizyonu yapılmalı, çünkü hala hayvanlar oradan su içiyorlar.
Acı tarafı nedir biliyor musunuz? Köylülerimizle görüşüyorum, diyorlar ki, biz evlerde beslenen ineklerin sütlerini satın alıyoruz. Meramızda beslenen hayvanların sütlerini kullanmıyoruz, diyorlar. Bu kadar acı bir tabloya artık sessiz kalınabilir mi?”
İzmir Yaşam: Burasının tarla vasfında bir yer olduğunu söylediniz. Bu konuyu biraz daha açar mısınız?
Vedat Erdem: “Evet. Dün Bergama ilçe tarım müdürümüz Ümmüye Çelik Saygın ile bir araya geldim. Ben bunu insanlara anlatmaya çalışıyorum. Büyükşehir yasası 2014 yılında uygulanmaya başlandığında, köydeki tüzel kişiliklere ait tüm mallar büyükşehirler ve ilçe belediyelerine devredildi. Foseptiğin aktığı yer tarla vasfında ve bu tarla Bergama Belediyesi'ne tahsisli. Tarladan zamanla taşan foseptik akıntısı meraya doğru ilerlemeye başlamış ve bu akıntı insan ve çevre sağlığını tehdit eder boyuta gelmiş. Ortaya çıkan bu duruma Bergama Belediyesi nasıl bakıyor, nasıl içine sindiriyor bilemiyorum”
İzmir Yaşam: Bu konuda herhangi bir cevap aldınız mı Bergama veya İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden?
Vedat Erdem: “Şu ana kadar, Kadıköy Mahallesi muhtarımız Levent Atlayan ile yaptığım görüşmelerde, herhangi bir kalıcı çözüm konusunda bir cevap kendilerine iletilmemiş. 3-5 vidanjörle yapılan müdahale, bence sadece kamuoyunun tepkisini azaltmak için yapılmıştır. Biz, bu konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz ve burayı ulusal basında gündeme taşıyarak bu sorun çözüme kavuşuncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu sorun şu an Bergama ve İzmir Büyükşehir Belediyelerinin ortak bir sorunudur ve çözmeleri gerekmektedir."
BERGAMA’NIN 8 KÖYÜNDE SU YOK.
"Dün, öğrendğim beni en çok üzen diğer bir konu daha var. Bu konunun da altını çizmek istiyorum. 2024 yılındayız. Ege, biliyorsunuz, medeniyetin ilk açıldığı kapılardan biridir. Bergama’nın 8 köyünde su olmadığını iddia ediyorlar. Böyle bir şey olabilir mi Allah aşkına, 8 köyün suyu yok! Bu durumu Bergama İlçe Tarım Müdürümüz Ümmüye Çelik Saygın’dan öğrendim. Bergama’da 8 köyün suyu olmadığını duyduğumda hayretler içinde kaldım. İzmir gibi medeniyetin beşiği olan bir yerde, tarihi bir şehir olan Bergama’nın 8 köyünde su yok. Bu köylerde yaşayan insanlar, çeşmelerden su taşıyarak evde su ihtiyaçlarını karşılıyor.”
İzmir Yaşam: Son olarak, Kadıköy'de yaşanan bu durum hakkında ne söylemek istersiniz?
Vedat Erdem: “Ben Bergama Kadıköy'de doğdum ve burada büyüdüm. Ailem bu köyde yaşıyor. Köyümün geçmişten gelen birçok sorunu var. Bergama İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne muhtarımız aracılığıyla müracaat ederek köyümüzün su analizlerini istedik. Köyümüzde kanser vakaları çok yüksek. Babam, amcam ve amcaoğlum kanserden vefat etti. Bu durum yıllardır dikkatimi çekiyor ve kafamızda bir soru işareti oluşturuyor: "Acaba bu durum nereden kaynaklanıyor?" İlk olarak suyumuzun analizini yaptırdık ve sonuçlarını bekliyoruz. Eğer su analizinden önemli bir sonuç çıkmazsa, muhtarımızı Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’na yönlendirerek bir toprak analizi yaptıracağız. Acaba bu kanser vakaları topraktan mı kaynaklanıyor? Atılan ilaçlar toprağa karışıp insanlarda kanser vakalarını mı artırıyor? Bu konuyu araştırmaya devam edeceğim. Bergama'ya, köyüme ve hatta beni siyasette var eden yer olan Soma’ya, hangi sorunları olursa olsun, yardımcı olmaya devam edeceğim.”
İzmir Yaşam: Siz aynı zamanda Ankara’da Kızılelma Ülküsü Turan Hareketi Derneği'nin Genel Başkanısınız. Derneğinizden bahseder misiniz?
Vedat Erdem: “2010 yılına kadar Soma MHP ilçe Başkanlığı yaptıktan sonra 2020 yılında Ankara’da Kızılelma Ülküsü Turan Hareketi Derneğinin kurucusu oldum. Şu anda derneğimizin genel başkanıyım. Buradaki amacımız, dünya genelinde yaklaşık 300-350 milyon Türk'ün yaşadığı bilinci oluşturmak. Bu Türkler arasında farkındalık yaratmayı, ticari ve kültürel bağlar kurmayı, birbirleriyle ilişkilerini güçlendirmeyi hedefliyoruz. Şu anda 50 ülkede temsilciliklerimiz bulunmaktadır ve zamanla şubelerimizi açacağız. Biz hep deriz ki Kızıl Elma bizim için Metehan'dan bugüne kadar bir tutkudur ve Kızıl Elma, dünya hakimiyetinin sembolüdür. Ben de ülkücü Türk Milliyetçisi olarak bu ideal ile yoğruldum. Biz bir şeyler ekeceğiz ve bizden sonra gelen nesiller bunu devam ettirecekler. Dünyadaki 300-350 milyon Türk ile bağ kurmanın çabasını gösterecekler. Çünkü dünyanın Türk'e ihtiyacı var.”
İzmir Yaşam: Soma MHP İlçe Başkanlığı yaptınız. Soma’da bir deprem meydana geldi. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Vedat Erdem: “Soma'da Tekeli ışıklar dediğimiz bir mahalle var. Deprem, madenlerin olduğu bölgede meydana geldi. Ben Kırkağaç'taydım, akşam aynı sallantıyı yaşadık. Şükürler olsun ki çok kısa sürdü. Allah'a şükürler olsun ki herhangi bir sıkıntı yok. Tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.”
Comments